Başkandan

 

Değerli Üyelerimiz,

Tekstil Sektörünün Kıymetli Emekçileri,

         Geçtiğimiz Aralık ayında bir dönemi daha geride bırakarak 20. Olağan Genel Kurulumuzu hep birlikte gerçekleştirdik. Emek ve demokrasi şöleninin yaşandığı genel kurulumuzda, siz değerli üyelerimizin başta şahsım ve genel yönetim kurulu üyesi arkadaşlarıma göstermiş olduğunu güvene teşekkür ederim. Azim ve inancımızı tazelediğimiz 20. Olağan Genel Kurulumuzun ardından siz değerli üyelerimize en iyi hizmeti kaldığımız yerden vermeye devam edeceğiz.

Değerli emekçiler;              

         Hükümetin yıllardır önümüze sürdüğü "Ulusal İstihdam Strateji Belgesi" içinde yer alan ve emek temsilcileri olarak şiddetle karşı çıktığımız kıdem tazminatının fona devri konusu yeniden gündeme getirildi. “Güvenceli esneklik” adıyla tamamen emekçinin ve alın terinin yok sayıldığı bir çalışma hayatı yaratılmaya çalışıldığı ülkemizde son kalemiz olan kıdem tazminatımızda elimizden alınıp budanmak isteniyor. Hükümetin, yalnızca sermayenin istekleri ile yapılan bu hamlelerden bir an önce geri atmasını, emek ve emekçiden yana bir tavır sergilemesini bekliyoruz ve mevcut kıdem tazminatı hakkını bir adım bile geriye götürecek herhangi bir adımda,  TÜRK-İŞ 22. Olağan Genel Kurulu'nda yeniden aldığımız "Genel Grev" kararını bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

         2019 yılı için belirlenen uygulanacak asgari ücretin belirlendiği Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda bu yıl da işçi heyeti başkanı olarak görev aldım. Yükselen enflasyon ve hayat pahalılığı karşısında 2020 TL’lik asgari ücret ile geçinmenin mümkün olamayacağını bütün taraflarca bilinen bir gerçek olmasına rağmen, ülkemizde asgari ücret “sefalet ücreti” olmaya devam etmektedir. İşte tam da burada sendikaların önemi ve işlevi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Ülkenin ekonomi politikası olarak belirlenen asgari ücreti aşabilmek için bütün emekçilerin sendikaların çatısı altında örgütlü olması şarttır. Bu düzeni ancak örgütlenerek yenebiliriz.

Değerli Üyelerimiz,

         Türkiye Tekstil Sanayi İşverenleri Sendikası ile 22 işyeri ve işletmede binlerce üyemiz adına yürüttüğümüz 25. Dönem toplu iş sözleşmesi müzakere süreci 7 Eylül 2019 tarihinde anlaşma sağlanması ile son buldu. Sizler adına karşılıklı saygı ve sağduyu çerçevesinde yürüttüğümüz Grup Toplu İş Sözleşmesi müzakerelerinde, 2013 yılında başta ikramiyelerimiz olmak üzere grevle aldığımız haklarımızı tartışma konusu dahi ettirmedik. 10 Eylül tarihinde uygulanmak üzere grev kararı da almak suretiyle 25. Dönem Toplu İş Sözleşmesi müzakerelerinde de 2013 ruhunu aynen devam ettirerek yıllık yüzde 17 ila yüzde 29 arasında kıdem ve ücret zammına imza attık. Sözleşme müzakereleri esnasında sıklıkla gündeme gelen “Ülkede ekonomik kriz var” bahanesi ile “yüzde ikilik üçlük” zam oranı teklifleri üzerine pazarlık dahi etmedik. Ekonomik verilerin bu denli değişken olduğu ülkemizde, başarılı bir sözleşme imzaladık. Teksif Sendikası'nın arkasında siz üyelerimiz olduğu sürece, sizin dimdik duruşunuz ve inancınız olduğu sürece, bizim altından kalkamayacağımız  hiç bir sözleşme olamaz. Bu dik duruşunuz için sizlere ne kadar teşekkür etsek az gelir. Bu sözleşmedeki başarı sizlere, sizlerin dik duruşuna ait. Sağ olun var olun…

Değerli Üyelerimiz;

         TEKSİF Sendikası olarak 50 yılı aşkın bir süre önce Bursa’da başlayan emek mücadelemize var gücümüzle devam ediyoruz. Tekstil sektörünü, emekçilerimizi ve ülkemizi daha aydınlık yarınlara taşımak için örgütlenerek toplu iş sözleşmesi düzenini bütün emekçilere ulaştırabilmemiz gerekmektedir. Bu aşamada siz değerli üyelerimize büyük sorumluluk düşmektedir. TEKSİF Sendikası  kurulduğu günden bugüne yalnızca üyelerinin değil, tekstil sektöründe alın teri döken bütün emekçi kardeşlerimizin sesi ve savunucusu olmuştur.

Şahsım ve bütün TEKSİF Sendikası Teşkilatı adına sizleri en derin saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.

                                                             

                                                                       NAZMİ IRGAT

Genel Başkan